12 Eylül 2007 Çarşamba

BBG Evi Yapımcısı Pelin Akat İle Röportaj



Tam, gelin Sinem, Akmerkez Hülya, Kaynana Semra hayatımızdan çıkmıştı ki, efsane geri döndü! Biri bizi yeniden gözetlemeye başladı. Fakat programın yapımcısı Pelin Akad’a göre artık her şey kontrol altında. Bu kez ne öyle şiddeti ölçülmeyecek derecede yüksek tartışmalar yaşanacak ne de kan gövdeyi götürecek! Adları adli olaylara karışan, hatta sonu ölümle sonuçlanan karakterler yaratan reality şovlar tam ‘yasaklandı’ derken bu kez 250 bin YTL ödülle geri döndü. Hafızayı biraz tazelemek gerekirse, Kaynana Semra, Akmerkez Hülya, Gelin Sinem gibi isimleri, markaları ortaya çıkartan, eski başrol oyuncuları tuhaf olaylara karışan reality şovlardan bahsediyoruz. Henüz yakın bir zamana kadar evlenmeye giren kızlar fuhuş operasyonunda yakalanıyor, en beğenilen damat adayı TV ekranında dayak yiyordu. Yayınlandığı günlerde Türkiye’nin tek ve en önemli gündem maddesi haline gelen bu programların en etkilisi ve aslında başlama sebebi olan Biri Bizi Gözetliyor geri döndü... O günlerin en çok eleştirilen ismi ve BBG’nin yapımcısı Pelin Akad artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını, hatta karşımıza “Biri Bizi Geliştiriyor” diye anılabilecek bir formatla çıktıklarını söylüyor.

Biri Bizi Gözetliyor’a RTÜK’ten izin çıkmadığı konuşuluyordu. Ama program yayına girdi... Gerçekten izin sıkıntısı oldu mu?

Bu yanlış bir bilgiydi zaten. BBG daha önce beş dönem yayınlanmış bir program. 2001 yılında başladık. Bitme sebebi bir yasak ya da yayından kaldırma değildi. Star TV’de yayınlanıyordu ve o dönemde de Uzan olayları yaşanıyordu. Kanala el konulmuştu, biz de çalışmaya devam etmedik. BBG’yi seven var, sevmeyen var. Tıpkı her programın olduğu gibi. BBG’nin birinci döneminde “böyle program yapılır mı, kadın erkek aynı evde” diye çok tartışılmıştı, biz de cevap vermiştik. RTÜK’ten izin alma gibi bir durum olmadı çünkü herhangi bir yasaklama olmamıştı. Dünya’nın hemen hemen her ülkesinde yapılan ve başarılı olan bir format bu.

Yine aynı formatla mı yayınlanacak? Yani herkes bir evde oturacak ve biz de yaşananları mı seyredeceğiz?

Hayır, çok büyük değişiklikler yaptık. Yarışmacıların kişisel gelişimleriyle ilgili eğitimler verilecek. İngilizce’den tutun da bilgisayara, kariyer planlamasına, doğru beslenmeye kadar birçok eğitim programları alacaklar. Aslında Biri Bizi Gözetliyor bir anlamda Biri Bizi Geliştiriyor olacak. Ayrıca yarışmacılar evde kapalı kalmayacak. Diledikleri zaman diledikleri şeyi yapabilecekler, aileleriyle buluşup görüşebilecekler ya da bir sınava gireceklerse gidip girebilecekler. Bu seferki BBG hepsinden çok farklı. Daha önce evde kitap okumak yasaktı, şimdi hepsi aynı kitabı okuyup kitap hakkında panel yapacaklar. Bu sefer çok katı kurallar da var. Mesela diş fırçalamak ve sosyal sorumluluk projelerine katılmak mecburi. Çocuk yurtları için çalışacaklar.

Bu değişimin sebebi geçmişte yaşanan sorunlar mı?

Geçmişte BBG ile ilgili bir sorunun yaşanmadığının altını bir kez daha çizmek istiyorum. Yedi sene önce başlayan bir programın bu süreçte değişime uğraması gerektiği kesin. Televizyon izleyicisinin de talepleri değişiyor.


Acaba değişimin sebebi “Türk toplumuna yanlış mesajlar veren program” olmamak mı? Ya da bu eleştiriye alınmış bir gard?


Bu bir yarışma. BBG eğitici bir program değil. Biz, formatı nasıl geliştirir, ne kadar daha iyi bir program yapabiliriz, diye bakıyoruz. Dünyada yayınlanan benzer formatlarda evin içine birçok aktivite katıldığını gördük. Hiçbir format başladığı günkü gibi kalmıyor. İzleyiciye enteresan gelecek yenilikler koymalısınız.
BBG’deki şöhret geçici

BBG’ye giren tipler yayınlandığı dönemin kahramanı oluyor ve yaptıklarıyla gündeme oturuyor. Şimdi kimler çıkacak karşımıza?


Bir aydır yarışmacı seçiyoruz. 30 bin başvuru oldu. Çok zor bir seçimdi, çünkü önümüze gelenler eğitim düzeyi yüksek, kaliteli ve akıllı insanlardı. Çok iyi bir yarışmacı kadrosu olduğunu düşünüyorum.


Ama reality şovlarda ihtiyaç duyulan karakter kavgacı ve sinirli olanlar değil mi?


Onlar çok eskidendi. Artık kimse kavgaya prim vermiyor. Daha önceki yarışmalarda da çok örneklerini gördük bunun. Kavga edenlerin çoğu birinci olamadı. Onların yerine ayakları yere basanlar oldu. Zaman değiştikçe izleyicinin bakış açısı da değişiyor.


Seçtiğiniz yarışmacılara artık belli sınırlar çiziyor, uyarılarda bulunuyor musunuz?


Her şeyden önce çok katı kuralları olan sözleşmeler imzalıyorlar. BBG yarışmacısı olmanın bazı kuralları var. Evde sigara içmek yasak ve eğer içerlerse giderler. Bahçede olmak suretiyle sadece günde üç adet sigara içebilirler. Bunların dışında sözleşmede bu evin içinde yapılması kabul edilmeyecek davranışlar yer alıyor. Buna küfür, şiddet gibi her madde dahil.


Geçici de olsa çok şöhret çıkartan bir yarışma olması katılımcıların amacını belirleyen etken olmuyor mu?


Hayır. Ama çok fazla müzik alanında parlamak isteyen katılımcı oldu. Bu da tabii Tarık’ın etkisi. Şarkısı “Of deli gönül”ün bir milyonu geçtiğini de düşünürsek... O kadar çok dizi var ki, ünlü olmak isteyenin geleceğini düşünmüyorum. Burası bir yarışma ve ödülü var, o kadar. Daha önce yayınlanan BBG’ler için evin bazı yerlerinde kameralar olmadığı ve oralarda birçok şeyin döndüğü konuşulmuştu... Bunlar yalan dolan. Her yerde kamera var. Sadece tuvaletlerde yok. Kaldı ki oraya da aynı anda bir kişiden fazla girilmesi yasak. Geçmişte yarışma esnasında ya da sonrasında yaşanan her olumsuzluktan sorumlu tutuldunuz... Evet. İstenmeden bazı şeyler yaşandı. Mesela ben hayvanları çok severim. Hayvan sevgisi önemlidir diye düşünerek programda evin bir evcil hayvanı olmalı diye düşündüm. Yurt dışında formatı aldığımız ekip “kuş koymayın öter, köpek koymayın havlar ve yayını bozar” deyince ben de “kedi” olsun dedim. Kedinin başına talihsiz bir kaza geldi ve dernekler benim üzerime geldi. Bana “katil” dediler. Kediyi eve koyma amacımız elbette bu değil. Bazen istenmeyen şeyler olabiliyor. Ayrıca eleştiriliyor olmam çok doğal çünkü çok izlenen bir iş yapıyoruz. Evlilik yarışmalarının sonucundan memnun değilsiniz anlaşılan çünkü hiç adını anmıyorsunuz... Yo hayır. Sekiz dönem yani dört yıla yakın yaptık o programları. Bu programların artık olmaması tamamen Türkiye’nin kararıydı. Bu bir dönemdi ve bitti.

İzleyici bu yaşananlardan etkilenmiş ve bu tip programlardan soğumuş olabilir mi sizce?

Hayır. Biz yepyeni bir formatla geliyoruz, her şey bambaşka dolayısıyla böyle endişelerimiz yok. İzleyici realiti şova da karşı değil. Dinlendirilmiş ve yenilenmiş formatla Biri Bizi Gözetliyor efsanesi geri dönüyor.

Yarışmacıların akıbeti
BBG hakkında en çok tartışılan konu yarışmacıların programdan sonraki hayatları oldu. “Evlenmeye geldi” diye sunulan kızlardan Barbi Operasyonu’na adı karışan, hatta uyuşturucu kullanarak ölen bile oldu. Pelin Akad yarışmacıları önceden uyardıklarını söylüyor... Bu yaşananlar bizimle, bizim şirketimiz ve yapımlarımızla alakası olan şeyler değildi. Bunların bir televiyon programı olduğunu ve sadece yayınlanmaya başladığı günden bittiği güne kadar bizim sorumluluğumuzda olduğunu herkes anlamalı. Ondan sonraki hayatlarından biz sorumlu olamayız. Yarışma esnasında yaşanan olaylar elbette bizi ilgilendirir ama sonraki hayatları tamamen kendileriyle alakalı. Biz her zaman yarışmacılara yarışma bittiği gün eski hayatlarına geri dönmeleri, bu şöhretin geçici olduğunun bilincinde olmaları konusunda uyarılarda bulunuyoruz. Kendilerine farklı, doğru ve emek verilecek yöntemler seçenler çok güzel yerlerde, iyi işler yapıyor. Evlilik yarışmasından çıkıp mutlu bir evlilik sürdüren, çocukları olanlarda var.

Kaynak: Vatan Gazetesi

Hiç yorum yok:

eXTReMe Tracker

BBG - Biri Bizi Gözetliyor - Biri Bizi Gözetliyor - Fıkra - Fıkralar - Bıçak Sırtı - Dağlar Delisi